Prof.Dr.Ahmet AK
Ulus Devlet Küreselleşmeye/Sınırsızlaşmaya Karşı
Son yıllarda kripto para veya bitcoin kavramıyla ifade edilen, şifrelenmiş paraların yaygınlaştığı ve insanların bu varlıklara ilgisinin arttığı gözlemlenmektedir. Bu paraları bir anlamda vatansız para diye ifade etmek yanlış olmayacaktır. Çünkü bu paraların kaynağı ve muhatabını tam olarak tespit edebilme imkanı bulunmamaktadır. “Almanca heimatlos” sözcüğünden Türkçe’ye geçen vatansız, uyruksuz , yersiz, yurtsuz gibi anlamlara gelen ve özellikle II. Dünya Savaşından sonra insanlar için kullanılmaya başlayan “haymatlos” ifadesinin kripto para ve varlıklar için de “haymatlos para/varlık” olarak kullanmak ve uluslararası literatüre kavram denemesi yapmak istedik. Kripto para ve varlıkların haymatlos ifadesindeki gibi, hangi ülkenin ya da kimin parası olduğu ya da hangi değerlerin karşılığında basılıp tedavüle sürüldüğünün tespitini yapabilmek, bu varlıklara para bağlayanlar açısından bugünkü şartlarda neredeyse imkansızdır. Esasen dijital ortamda oluşturulan kripto varlıklara ve kripto paraya bir ülkenin tedavüldeki parasının bağlamasıyla karşımıza çıkabilecek muhtemel olumsuzlukların, ulusal ve uluslararası düzeyde araştırılıp tartışılması ve acilen önlem alınması gerektiği düşüncesindeyiz. Bununla birlikte bazı ulasal paraların da kripto paraya benzer bir karşılıksızlık olduğu iddia edilmektedir.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın, 16.4.2021 tarih ve 31456 sayılı bugünkü Resmi Gazetede yayımlanan “Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmasına Dair Yönetmelik” ile kripto varlıkların ödeme aracı olarak kullanılması ve hizmete sunulması 30 Nisan 2021 tarihinden geçerli olmak üzere, yasaklamıştır. Kuşkusuz bu yasaklama zamanlama ve içeriği bakımından oldukça yerinde bir karardır. Bu karar gereğince, Kripto varlıklar, ödemelerde doğrudan veya dolaylı olarak kullanılamayacağı gibi, Kripto varlıkların ödemelerde doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasına yönelik hizmet de sunulamayacaktır. Dolayısıyla doğrudan kripto varlık kullanımı yasaklandığı gibi, kripto varlık kullanımına ortam hazırlamak da yasaklanmıştır.
Yönetmelikte Kripto varlıkların, dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan, ancak itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıkları ifade ettiği belirtilmiştir.
Yine Yönetmelik’te (m.4) “Ödeme hizmetlerinin sunulmasında ve elektronik para ihracında kripto varlıkların kullanılmaması” başlığı altında, (1) Ödeme hizmeti sağlayıcıları, ödeme hizmetlerinin sunulmasında ve elektronik para ihracında kripto varlıkların doğrudan veya dolaylı olarak kullanılacağı bir şekilde iş modelleri geliştiremeyeceği, bu tür iş modellerine ilişkin herhangi bir hizmet sunamayacağı, (2) Ödeme ve elektronik para kuruluşları, kripto varlıklara ilişkin alım satım, saklama, transfer veya ihraç hizmeti sunan platformlara veya bu platformlardan yapılacak fon aktarımlarına aracılık edemeyeceği belirtilmiştir.
Konuya ilişkin yönetmelik hükümlerine uyulmaması halinde uygulanacak yaptırımların da, yasa ile düzenlenmesi hukuki açıdan daha uygun olacaktır.
Bununla birlikte, 2019 ila 2023 yllarını kapsayan 11. Kalkınma planında yer alan (249.5.)”Blokzincir tabanlı dijital merkez bankası parası uygulamaya konulacaktır.” hedefiyle çelişiyor görünen bu Yönetmelik hükümlerinin geçici olduğunu, bugünkü ortamı düzenleme amacına yönelik olduğunu, yakın bir zamanda kripto varlıklara ilişkin yeni düzenlemeler yapılacağını tahmin ediyoruz.
Yönetmelik hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, Türkiye bu düzenleme ile kripto varlıkların kullanımına, üretimine ve hizmet sunumuna 30 Nisan 2021 tarihinden itibaren kapıları kapatmıştır. Merkez Bankası’nı ve bu bu kararın alınmasında emeği geçenleri, Türk halkını muhtemel parasal tehlikelerden koruyacak bir Yönetmelik yayımlamalarından dolayı şahsım ve VergiSiz Dünya adına kutluyorum.